Darbe, örgütlü bir biçimde silah zoruyla baskı kurularak veya seçim dışındaki demokratik
usulleri kötüye kullanarak mevcut hükûmeti istifa ettirme veya rejimi değiştirecek biçimde
yönetimi devirme demektir.
İktidar hırsı ile meşruiyeti gayri irlegal yollarla ortadan kaldırma arzusu demokrasiye vurulmuş
en büyük ihanettir. Maalesef ülkemiz bir çok darbeye sahne olmuştur. Darbeler tarihini ele alan
bir çok kitap, makale yazılsa da hep karanlık bir taraf kalmıştır.
T.C kurulduğu ilk gün ve ilk Meclisin açılmasından günümüze kadar on beşe yakın darbe
teşebbüsü veya sonuçlanmış darbe yaşanmistir. Bu darbelerin her birinin kendi amaç ve
gayeleri olup; kimi bireysel ihtiraslarıni ,
kimi bir grubu, bir ideolojiyi hakim kılma arzusu,
kimi de en son yasanan teşebbüste olduğu gibi dış güçlerin cemaat adı altinda menfaatleri
doğrultusunda T.C ele geçirme güdüsü olarak karşımıza çıkmıştır.
Millî iradeyi temsil eden ilk Meclis’ten günümüze, hemen hemen her on yılda bir ülkemiz darbe
girişimlerine sahne olmuştur. Her birinin iç siyasi kaynaklı bir bahanesi olsa bile hemen hemen
tüm yaşanan darbelerin ardinda yabancı bir güç var olduğu aşikardır. Özellikle ABD’deki bazı
çevrelerin itirafları da bu gerçeği gün yüzüne çıkarmaktadır. Kuşkusuz geçen zaman dilimi
yaşananları tek tek ortaya çıkaracaktır.
15 Temmuz yaşadığımız FETÖ terör ve işgal girişimi,T.C’nin son yıllarda yaşadığı darbelerin en
ağır ve en alçakçası olanıdır.
251 şehit ve binlerce gazı….
Göz bebeğimiz Türk ordusuna yönelik en büyük ihanet…
Her bir Türk vatandaşının hafizasinda ihanetin her türlü anısını bırakan bu ihaneti, kelimelerle
tarif etmeye en güçlü edebiyatçinin kalemi bile yetmez .
Kırk yıl boyunca topluma karşı oynanan bir tiyatronun dışarıdan gelen bir emirle aniden
sahneye konmasidir. Hedef Türkiye’yi ele geçirmek ve yok etmektir.
15 Temmuz; Cumhurbaşkanimiza, Başbakanımiza, Meclisimize, Genelkurmay ve Milli İstihbarat
başkanlıklarimiza, Emniyetimize, Halkimiza kisaca T.C yönelik top yükün düzenlenmiş bir
ihanettir.
Milletimiz bu ihaneti Halkımızın basireti ile çok şükür atlatmıştır.
Ancak,ihanetin tüm unsurları tamaman yok edilmemiş kısmen varlığını sürdürdüğü
unutulmamalıdır.
15 Temmuz, Türk tarihinin yeni bir dönüm noktasıdır. Komşuları, müttefikleri, stratejik ortakları,
dost ve düşmanları ile yeniden hesaplaşmanın başlangıcıdır. 2016’da olduğu gibi, bugün de, 15
Temmuz ruhu etrafında kenetlenecek olan siyaset, asker, üniversite ve toplumun her katmanı,
farklılıklarını muhafaza ederek yeni bir şahlanışı sağlayacak güce sahiptir.
Yeter ki, birbirimize adil olalım, birlikte olalım.
Yeter ki,Halkımızın göstermiş olduğu dik duruşu, vatan sevdaliliğini, Bayrak aşkını, Ülkenin
bölünmez bütünlüğü yönündeki kararlılığını devlet olarak gösterelim.
Yeter ki bir olalım birlik olalım.
15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde
15 Temmuz Şehitlerimizi minnetle şükranla yâd ediyor ruhları şâd mekânları cennet olsun.
Gazilerimize minnetkârliğimizi sunar sağlık esenlikler dileriz.
Allah devletimize zeval vermesin.
Sağlıcakla kalın…..